Doğayı Koruyan Ayak İzi
Doğadaki her canlının yaşamını sürdürebilmek için belirli ihtiyaçları vardır. Gezegenimiz canlıların bu ihtiyaçlarını karşılamak için kaynaklarını cömertçe sunar. İnsanlarda diğer canlılar gibi ihtiyaçlarının tamamını doğadan karşılar. Bu ihtiyaçları karşılamanın bir sonucu olarak ortaya çıkan atıkların yok edilebilmesi için ne kadar doğa gerektiği “Ekolojik Ayak İzi” kavramıyla anlatılıyor. Güncel verilere göre, Dünya’daki tüm insanların ekolojik ayak izleri toplamı gezegenden taşmış durumda. Gezegenimizin kaynaklarını kullanmaya devam etmek ve gelecek nesillere aktarabilmek için bize yalnızca bir Dünya yetmiyor. Oysa sadece bir gezegenimiz var ve milyarlarca yıldır yaşayan sayısız canlı türüne ev sahipliği yapıyor. Alışkanlıklarımızı değiştirmediğimiz sürece doğadaki kaynaklar giderek daha da hızlı bir şekilde tükenecek. Gezegenimizi koruyabilmek, varlığımızı sürdürebilmek ve kaynaklarımızı gelecek nesillere aktarabilmemiz için her alanda hemen harekete geçmemiz gerekiyor.
Moda endüstrisinin çalışma modeli de tasarım ve üretim hızını artırarak sorunu daha da kötüleştiriyor. Dünya çapında atık suyun yaklaşık yüzde 20’si kumaş boyama ve arıtma işlemlerinden ortaya çıkıyor. Moda endüstrisi, her yıl ortalama 93 milyar metreküp su kullanıyor. Bu kullanım miktarı beş milyon insanın tüketim ihtiyacını karşılamaya yetiyor. Hazır giyim sektörünü daha sürdürülebilir hale getirmek için tasarımcılardan üreticilere ve tüketicilere kadar tüm aktörlerin sürece dahil olması gerekiyor. Tüketiciler olarak bizler, hayat tarzımızda değişiklik yapmadığımız sürece gezegenimizi koruyamayız. Gezegenimizi Korumak için Tüketiciler Olarak Ne Yapabiliriz? Kıyafetleri satın almadan önce ürünlerin sürdürülebilirlik kriterlerine uygunluğu incelenebilir.
Kullanılmayan kıyafetler bağışlanabilir.
Yalnızca ihtiyaç olan kıyafetler satın alınabilir.
Uzun süre kullanılabilecek kıyafetler tercih edilebilir.
Gezegenimizi korumak için Bridge İstanbul Ne Yapıyor? Bridge İstanbul olarak gezegenimizi korumak için üstümüze düşen görevin bilincindeyiz. Bu sebeple koleksiyonumuzda yer alan her bir ürünün üretim süreçlerini yakından takip ediyoruz. Üretimimizi Denizli Buldan’da yaparak yerli üretimi destekliyor kadın istihdamına da çok önem veriyoruz. Tasarımların sade ve doğal olmasına özen göstererek minimalizm ilkesini benimsiyoruz. Koleksiyonumuzda yer alan keçeli sabunlar doğal yün ve sabundan üretiliyor. Peştamallar ise dört mevsim kullanıma uygun Oeko-tex sertifikalı pamuktan üretilip kök boyası kullanılarak boyanıyor. Koleksiyonumuzda yer alan ürünlerin geleneksel dokuma yöntemi olan kara tezgahlarda üretilmesini için çaba harcıyoruz. Ürünlerin kara tezgâhta üretilmesi için el emeği ve deneyim gerekiyor. Geçmişten bugüne taşınan kara tezgâh dokuma üretimini yitirmemek bizim için çok önemli. Bridge İstanbul olarak da koleksiyonda yer alan ürünlerin tamamında, uzun süreli ve farklı kullanım imkanları yaratarak doğayı koruyan ayak izi bırakmak istiyoruz.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.